2 Mart 2009 Pazartesi

seyfo...




kuzen gecen hafta yollamisti. unutmusum...

soylenecek tek bir kelime bile bulmak zor... vaatleri icin soyle buyrun...

yorumlara baktim biraz... hosuma gidenler... sonuncuyu anlamadim...

Tarih: Fri 02/20/09 8:20AM
Isim: ziya keskin
Mesaj: zeki mürende bizi görecekmi :lol:

Tarih: Tue 02/17/09 11:45AM
Isim: Nihat Batan
Mesaj: meyhane sofrası kurulacak adamsın.
iki kadeh içsek daha neler yaparsın kimbilir

Tarih: Sun 02/15/09 6:24PM
Isim: adsız
Mesaj: seyfi solukal!!!!
artık rahat bir SOLUK ALın!!!

Tarih: Sat 02/14/09 11:04PM
Isim: erdoğan
Mesaj: walla benim çok güzel bir projem var bilmiyorum seçimi kazandırır mı fakat çevre ve doğaya kesin faydalı çöp toplama olayının kaynağında çözümü hem de % 95 geri kazanım sağlanıyor. ilgilenirseniz haber bekliyorum 532-2203793 seçimlerde şimdiden başarılar

12 Şubat 2009 Perşembe

maykil ve bongu 2...




3 ay ceza almis... valla bundan daha iyisi sam'da kayisi... gerci kullandigi "madde"nin dopingle hicbir alakasi olmamasi ucuz kurtarmasina sebep oldu. cok ozur dilemis vs. amerika yuzme federasyonundan bu ceza suresince maas alamayacakmis. cokta sikindedir eminim... herif sponsorluklardan milyonlarca dolari cukkaladi... sponsorluklarindan iptal edilen olursa sayet, o aci koyar iste...

ha bi de, maykil'in bongdan aldigi bir nefes, kac normal insan nefesine esittir acep???

changeling...




son zamanlarda ilk defa sinemaya gittigim icin memnun oldum. insan bi suru filmde sikintidan bayginlik gecirince, arkasindaki gerizekali kiz erkek arkadasiyla kavga edince, millet kusar gibi popcorn yiyince, ceketinizi koymak icin yan koltuk bos olmayinca ya da salon 45 derece olunca hevesi kaciyor...

elinizde bu kdr saglam bir hikaye ve bu kdr saglam bir oyuncu olunca, yonetmene pekte yapacak birsey kalmiyor. daha dogrusu, yonetmen, yonetmenlik adina pek birsey yapmasa da goze batmiyor. tabii oyunculuk yonetimi inanilmaz. para oldugu taktirde sanat yonetimi hollywood'da problem diil ztn. otomatige baglanmis... adamlar yapiyor...

angelina'yi ben pek sevmem. kadin film basina kac milyon dolar aliyor... afrika'dan 2 tane cocuk evlat edindi diye sempati duyacak kdr salak diilim. ha butun bunlar tamamen PR'in bi parcasi mi? o kdrda fazla kafa yormam...

angelina o kdr iyi ki, filmi izlerken girl interrupted aklima geldi. o filmde de oyunculugundan cok cok etkilenmistim. girl interrupted ve changeling arasinda oynadigi hicbir film beni ne film olarak, ne de oyunculuk olarak enterese etmez.

dokunakli bir hikaye ve 10 numara oyunculuk... bu arada filmin sonlarinda it happened one night muabbeti gecmesi de cok hosuma gitti. bu filme apayri bi entry gerekir. eski filmlerin kralidir. yonetmen clint'in de it happened one night'i filminde gonderme yapacak kdr cok sevmesi guzel. tam da ben changeling'i izlemeden once izlemediysen izle kismina it happened one night'i koymus olmam bi ayri guzel...

10 Şubat 2009 Salı

recep ivedik 2...




dun aksam izledim filmi. togan ve sahan'i tebrik ediyorum... ben ilk filmden daha cok begendim. devam filmleri ilkinden cok daha zordur. spoiler patlatmadan yazmak cok zor. hikaye ve genel kurgusu daha cok hosuma gitti diyebilirim. yardimci oyuncular ilk filme gore bence cok daha basariliydi. simdi yine binbir tane elestiri gelir... seviyesiz, kufur dolu vs. diye. sanki gelen her film fransiz yeni dalgasinin vs. derin etkilerini tasiyorda... ilk filmin rekorunu kirar...(mi?)

5 Şubat 2009 Perşembe

nice senelere...




the best thing ever happened to me'nin cakma turkcesi... basima gelen en guzel sey...

4 Şubat 2009 Çarşamba

fuardaki kedi...




izmir'e tasindigimdan beri yalan olan fuarda kosma fantazimi gecen gun hayata gecirdim. salonda kosmayi sevmem. acik havada kosup muzik dinlemek gibisi yoktur. belgrad bu isin kralidir tabii.

dogalgaz daha alsancak'a gelmedigi icin hava sicakligi belli bir derecenin altina dustugu gunlerde saat 7'den sonra sokaga cikmak yasaklanmali. en azindan cocuklar ve yaslilar, dalga gecmiyorum... hava kirliliginden goz gozu gormuyor. daha bornova'daymis dogalgaz. 2 seneye anca alsancak ve konak'a gelir herhalde.

boyle bir havada fuara kosmaya giden bendeniz, 4 tur sonunda zehirlenmeden evine donebildigi icin kendini sansli saymali. 3. turdayken ayagima birsey dolandigini hissettim. kulaklik oldugu icin, bangir bangir killers'dan baska birsey duymak mumkun diil. bir baktim ayagimin dibinde bi kedi. resimdeki diil tabii. ustune basmamak icin abuk subuk sekillere girdim. yalniz isin garip tarafi kedi kendi capinda beni kovaliyor. 50 metre kadar ayaklarim saldirip sonra geri cekildi. hem tempomu bozmadigim icin hemde kediyi ezmedigim icin kendimi tebrik ediyorum. daha once hic kedi tarafindan kovalanmamistim...

ayrica resim komik ama yaziktir, gunahtir yapmayin hayvanlara boyle seyler...

3 Şubat 2009 Salı

hayrini gorun...




sabreden dervis muradina ermis diyecektim ama sabirdan cok arshavin'in inati ve restiyle tamamlandi bu transfer. eduardo, rosicky geri donunce ne olacak acaba? ya da donecekler mi??? daha walcott'u, bentner'i var... van persie ztn sakatlanir herhalde yakinda, bayadir oynuyor cunku. ade.'yi saymiyorum artik... wenger icin sevindim... o adamin tuttugu altin olsun e mi???

2 Şubat 2009 Pazartesi

maykil ve bongu...




michael phelps, cagimizin en onemli sporcularindan biri dottiri dottiri... herkes biliyor kim oldugunu. son olimpiyatlarda 8 altin madalya kazanan ve bu madalyalari alirken 7 tane dunya, bir tane sampiyona rekoru kiran bir hayvan... atina'dan da 6 tane madalyasi var ama kirdigi bu 8 altinlik rekordan sonra digerlerinin muabbeti bile gecmiyor...

resimdekinin maykil oldugu ispatlanirsa 4 yila kdr ceza alabilirmis. bence cok cok agir bir ceza... ki amerika'da bu olaylarin universite kampuslerinde neredeyse legal oldugunu dusunursek... o fotodaki nefesle hayatini mahvetmis olabilir...

4 sene ceza alirsa "legalize it" diye protestolar baslar mi acaba???

30 Ocak 2009 Cuma

day&age...





the killers'in ilk albumunden somebody told me ve mr. brightside'in kalbimde apayri bir yeri vardir.

sam's town'da da bence guzel sarkilar vardi ama ilk albumun tadina yaklasamadi. brandon flowers abimizin 1-2 roportajini okuduktan sonra iyice sogudum...

yeni albumleri beni dumura ugratti. "cok pop olmus bu album" vs. diye karsima cok sayida insan cikti. killers ne zmn hardrock olmustu ki? brandon'u hala sevmeyebiliriz. ama hayatta bi cok sey str etmeyi ogrendik. bunda da ayni seyi yapacagiz.

su sarki super, bu sarki soyle demeyecegim. herkesin begendigi farkli sarkilar cikacaktir. yalnizzz... bonus track'i olmayan albumu indiren, pardon satin alan, arkadaslar... a crippling blow, yani bonus track'i es gecmeyin. albumdeki en iyi sarkilardan bence... brandon'u sevmem, las vegas'i hic sevmem demeyin, bi dinleyin...

moda mevzu...






delikanli (oyle ise tabii) adama yapilacak hareket diil bu...

mevzu moda olunca sanki hersey mubah... ayiptir, yaziktir...

guitar hero/rockband mevzu...


bizde de iyicene patladi. sahsen cok oynamadim. ama bi kere oturuldugunda basindan kalkilamamasi gibi bir problem var. daha buyuk bir problem, calarken kendini bi bok sanma. anasini satayim, bu kdr mi gazlar bi oyun insani. bazilari artik iyicene sacmalamis, yukarida goruldugu gibi custom made gitarlar yapmislar oyun icin. gayette guzel olmus.

grup aktivitesi olarak cok guzel ve eglenceli, fakat kendi kendine eve kapanip oynamaya basladigin zmn bil ki kotu yoldasin. evet selim, sana diyorum, internetten elemanlarla oynamalar fln fena artik. ayrica essek kdr olmus adamlarin kendilerini kaybetmelerini izlemek isterseniz sizi buraya davet ederim. yas kemale ermis hala oyun oynuyorsun. bi de utanmadan videolarini internete koyuyorsun.

tavsiye uzerine, expert'te %100'le bateri calan elemanlarin videolarini youtube'dan izledim. yuuhhhhhhh... "insan diilsiniz" seklinde sesleniyorum onlara.

amerikanya'da 150 dolar civar olan paketi 700-800 milyonlara satan d&r, ulan yetmedi mi senelerdir milleti zittiniz???


4 Ocak 2009 Pazar

okuzzz!!!



gecen c.tesi park yerime arabasini hic tinlamadan, tapulu maliymis gibi koyan, ve utanmadan butun aksam orada birakan yesil nissan micra'nin sahibi... insallah bi daha oraya koyarsinda gorursun ebenin bi tarafini... ilk once lastiklerini kesip sonra arabani cektirecegim... essogluessek...

zeitgeist



izlemediysen izle kismindaydi... oradan kaldirmaya elim varmadi uzun sure... beklentilerin yukseltilmemesi gerektigini dusunurum filmler hakkinda. millet filmi ovup ovup bitirememisti. az bile soylemisler. hristiyanlik, amerika merkez bankasi, dunya savaslari, 11 eylul hakkindaki gercekler ya da komplo teorileri diyebiliriz. boyle okuyunca cok cok iddali oluyor tabii... lutfen, ama lutfen izleyin. googlevideo'da veya herhangi bi torrent arama motorundan (arama motoru igrenc bi laf) bulabilirsiniz... fight club'i izlediginde insan bi maymun olur ya... aynen oyle...

THE REVOLUTION IS NOW!!!

18 Aralık 2008 Perşembe

the sopranos


bir dizinin yeni sezonunun reklami ancak bu kdr iyi yapilabilir... gercekten herkesin kesinlikle izlemesi gereken bir dizi. arkadas grubunda hepimiz ayri bir burukluk hissettik bitince... ama en askere gitmeden 2 gun once finali izleyen murat dile getirdi...

arkadaslar,
cok duygusal anlar yasiyorum.
cok sevdigimiz abimiz, biricik idolumuz, gerek hayat tarzi gerek dis gorunusuyle ornek almaya calistigimiz buyuk insan, saygideger is adami, waste management sektorunun onde gelen isimlerinden, New Jersey esrafindan Tony Soprano'nun basrolunu oynadigi, adini televizyon tarihine altin harflerle yazmis olan The Sopranos dizisinin son bolumunu seyretmis olmanin, tarifsiz kederi icindeyim.
Ilahi adalet oyle tecelli etti ki, bu duygusal bosluktan kurtulmam icin tek sans olan uzaklara gitme tecrubesini buyuk vatanin bolunmez butunlugunu saglamak uzere tesis edilmis anayasal bir borcu odeyerek tadiyorum.
Tek tesellim; onumuzdeki alti ayi, dondugumde bu sanat saheserini beyaz perdede gorme umidiyle gecirecek olmamdir.
Hepinizi hasretle kucakliyorum.
Murat

beyaz perde olayina kesinlikle katilmiyorum. sopranos'u sex and the city yapmayalim lutfen. murat ve ali, allah size oralarda sabir versin... hayirli teskereler...

coen biraders





bana birisi coen'lerin bu filmi cekmesindeki amaci anlatsin lutfen. uni.ye basladigimda derste soylenen ilk seylerden biri "bir filmi yarida birakmak veya ortasindan izlemeye baslamak o filme hakarettir."di. ama yani bazi filmler ne yazik ki o hakareti fazlasiyla hakediyor. burn after reading yarisinda cikmadigima binbir pisman oldugum filmler listesine guzel bir giris yapti.

coen'ler standardinda oldukca manasiz bir senaryo. ve artik frances mcdormand'la kadin oyuncuyu belese getirmektense baska birini kullansinlar. uzuluyor insan... the big lebowski hayatimda izledigim en en guzel filmlerden birisi. kafada girer top 10'e... fargo, miller's crossing, o brother... bunlardan sonra burn after reading... burn before watching diyesim geliyor. derhal toparlanmalari dilegiyle...

17 Aralık 2008 Çarşamba

big sam



sam allardyce blackburn'un yeni teknik direktoru... souness-tugay muabbeti yalanmis meger... tum GS'lilar bi an gaza gelmistir ama. ince, 17 macta 3 galibiyet alarak kendi sonunu hazirlamis oldu... birisi big sam'e kravat baglamayi ogretsin. surekli duduk gibi kravatla geziyor...

15 Aralık 2008 Pazartesi

heil hitler!



bu kediye adolf'dan baska isim olmaz...

the man from earth/juve-milan





hangisini izlesem ikilemine dustum aksam... isten eve vakitli gelince yapacak cok sey oluyor, inanilacak gibi degil. verecegim kararin yanlis olacagi icime dogmustu tabii. hep oyle olur cunku. maci izlesen mac 0-0 biter, izlemesen kiyamet kopar. uzun zamandir the man from earth'u izlemek istedigim icin ve ayrica onceki gun barca-real macinda futbol keyfinin doruklarina ulastigimdan sansimi filmden yana kullandim. sonunda ikisi de pic oldu ne yazik ki. filmin 50. dk.sinda talihsiz bir durtuyle macin skoruna bakayim dedim. 3-2 olmus... offff... bu macin kalan kismi kaciramazdim. bu arada film pause'da duruyor...

ilk olarak, ilk izlemeye basladigim the man from earth'le ilgili 2 cift laf edecegim. bir film hakkinda filmin olay orgusuyle ilgili olmasa bile, insanlarin olumlu veya olumsu fikirlerini bilmek cok cok kotu. ister istemez bir beklenti icine giriyorsunuz. film icin asiri kisa bir cumle soylemek gerekirse: hicbir ozel efekti olmayan, tek mekanda gecen, tiyatro olarak sahnelenebilecek bir bilim kurgu. turkiye'de gosterime girmemis, bende hakkinda hicbir sey duymamistim. es-dost tavsiyesiyle torrent'ledim. star kategorisinden hicbir oyuncu yok filmde. binbir tane filmden tanidigim fakat grounded for life'la beynime kazinan o tonton dedeyi gorunce cok sevindim. seneler olmus gormeyeli. adamin tipi bile basli basina bir olay. neyse, film hakkinda baska birsey soylemek istemiyorum aslinda. kiyida kosede kalmis, pek duyulmamis ama cok cok ciddi potansiyeli olan bir film. film eski trajik sonlu turk filmleri gibi geldi bana... izleyin ve izletinden baska diyecek birsey yok.

ayrica wikipedia'dan... In what may be an unprecedented move, the producer of this film, Eric D. Wilkinson IMDb, has publicly thanked users of BitTorrent who have distributed the movie without express permission, saying that it has lifted the profile of this product far beyond the financier's expectations.[4] Producers Schenkman (sellingrs), Bixby (Emerson_Bixby) and Wilkinson (EWilkinson100) have all written comments on IMDb forums and responded to questions from fans.[citation needed]

macin son yarim saatini izledigim icin mac hakkinda yazabilecegim pek birsey yok. italya'dan milan'ciyimdir. inter'i hic sevmem. juve'ye olan azicik sempatimin sebebi ise del pierro'dur. batigol zamanlarindan kalan bir fiorentina sevgisi de vardir. milan'a olan sevgi ve saygima ragmen maci juve kazansin istedim. bunun bir sebebi de milan'in ronaldinho'yu transfer etmis olmasi galiba. benim sevdigim milan, sevsenko'lu kaka'li o 3-5 sene oncesinin milan'i. e hala onlar, hatta takimin cogu var demeyin. sevki gitti geldi, kariyerini bok etti. cogunun yasi gecti... milan kadrosunu yenileyemedi. ronaldinho her ne kdr bedava denilecek bir miktara gelmis olmasina ragmen, bence yanlis transfer. ronaldinho iyi oynayacak demek, kaka daha kotu oynayacak demek. bence ronaldinho transferi, kaka'nin performansini dusurecek bir transfer. emerson gibi bir kasari kim gider alir??? pato'yu saymazsak, milan'in transferdeki onceligi oyuncunun 32 yasini doldurmus olmasi. eski cm'lerde filter'dan under 18'i fln isaretlerdik genc yetenek bulacagiz cabasiyla. ancelotti'de sirf over 32'lara bakiyor bariz. milan ve roma bu sene kotu bitirdikleri taktirde, ki roma baya toparladi sezon basina gore, ancelotti roma'ya gider. milan'a da rijkaard gelir.

diger yanda dechamps'a ayip etmis juve... seria a'ya cikinca kontrati uzatilmadigi icin istifa etti. tabii ki arkasinda binbir tane bilmedigimiz olay vardir. del pierro'nun super performansiyla bi hava yakaladilar. goturebilecekler mi bilinmez tabii. inter'in cok accaip bir kadrosu var ve zlatan gununde oldugu taktirde her maci kendi kendine kazanabilir. juve taraftarlarinin atilan goller kdr zambrotta'nin gordugu kirmiziya sevindigini tahmin ediyorum. ya da kendimden yola cikarak boyle dusunuyorum. bi de sonradan oyuna giren pippo var ama onun siniri juve'li taraftarlar arasinda geceli baya olmustur herhalde.

sonuc... bok edilen guzel film ve mac.

milan olmayacaksa fiorentina, o da olmayacaksa napoli sampiyon olsun...

28 Kasım 2008 Cuma

Illeana Douglas...



illiena douglas'i bu yaratici fikrinden dolayi tebrik ediyoruz...

27 Kasım 2008 Perşembe

POLAR BEAR ATTACK!!!

ist-izm???


senelerce istanbul'da yasayinca insan mallasiyor iyicene. trafik, hayatinda gunluk bir cile oluyor... 8 sene sonra izmir'e geri tasininca, gidecegin her yere 10 dk. icinde varmak efsane garip geliyor insana... gec kaldigim herkese "korkunc trafik var!" dan baska bir mazeret uydurmadigimi anladim. izmir'de daha yaratici olmak lazim...

savasma sevis...







23 Kasım 2008 Pazar

issiz adam...


ilk olarak cagan irmak acisindan cok cok iyi oldu film. her filmi ses getiriyor. turk sinemasi ztn cagan irmak'i kazanali seneler olmustu. fakat bence oraya cikmaktansa, orada kalabilmek daha zor... cagan irmak daha uzun seneler piyasada ses getirecegini ispatladi.

filme hic gitmek istemiyordum. icimde en ufak bir merak yoktu. ama insanlar, arkadaslarim ve net kafama oyle bir soktu ki. artik gitmek zorundaydim. gidip gorup noldugunu bilmem lazimdi ne yazik ki.

cagan irmak'in sinemasi git gide bir formule oturuyor... ayni hint sinemasinin bir zamanlar 3 dans ve 5 sarki sekansindan ibaret olmasi gibi. seyirciyi o "son"larindan birine hazirliyor ve amac tamamen seyirciyi bozuk ve afallamis bir sekilde disari cikartmak. bir sonraki filminin bu kaliptan kurtulacagina eminim. kurtulmazsa yazik olur artik.

sahsen, cagan irmak'in senaristligindense yonetmenliginin daha iyi oldugunu dusunuyorum... yonetmenlik bakimindan cok komplike olmayan, ama filmi film yapan ogeler kullaniyor. yatakta ot ictikten sonra ayaga kalkinca kullanilan carpik kadraj, ada "sadece uyuyacagiz ama" dedikten hemen sonra yatakta baslayan sahne, yemek yerlerken konusmamalari fakat bizim voice over duymamiz, requiem for a dream'deki gibi steadycam surata cevrili bir sekilde yuruyus sahnesi ve aklima gelmeyenler... bunlari ilk yapan kisi cagan irmak degil. ama bunlar filmi zenginlestiren onemli ogeler ve ayrica ilk yapan kisi olmak zorunda da diil. diger yonetmenlerde 2 gram bunlara kafa yorsa, cekilen cogu turk filmi daha derli toplu olur.

senaryonun kotu oldugunu dusunmuyorum. ama diyaloglar... ahhhh ahhh... beni benden aldi. ilk olarak 2 adet bas karakterimiz var. bunlardan birisi ada, digeri alper. her ne olursa olsun, bu iki karakter sevgili olsunlar, arkadas olsunlar, dusman olsunlar, kardes olsunlar, konusma tarzlari birbirine yakin oldugu taktirde negatif bir hava verir. ada daha entellektuel alper'le karsilastirinca. o yuzden ada o tarz, derin diyelim, diyaloglari daha iyi tasiyor. ama alper... ilk olarak alper'e hic yakismiyor. ve ikiside birbirine benzer tarzda derin konusmalar yapinca daha da batiyor... en azindan benim icin... film kliselerle dolu. ama ztn kliselerle dolu olmayan bir ask filmi olmaz. cunku milyonlarca filmde islenmis bir konu bu. ama gidip bas karakteri bir ask filminde asci yapma artik ya... ada'nin meslek seciminde gosterilen ozen alper'de gosterilmemis ne yazik ki. bu konu hakkinda alper karakteri uzerinde cok cok daha fazla calisilmis o ayri. ama iste bir ask filminde cok super yemek yapan, karsisindakini yaptigi yemekle buyuleyen bir asci oldugunda hicbir anlami olmuyor. uyduruyorum, rezalet yemek yapan ama restorani cok iyi is yapan bir asci olsaydi alper, bence cok daha enteresan olurdu. ada ne ara alper'e asik oldu onu hic anlayamadim. bir aksam uyuyamadi... ordan mi anlamamiz lazim? ben regl sancisi yuzunden uyuyamiyor sandim. megersem cok asikmis... alper'in ada'yi cat diye birakmasinin tek nedeni yonetmenin seyirciyi afallatma cabasi. alper her ne kdr problemli bir kardesimiz olsa da bana hic ama hic inandirici gelmedi. filmle ilgili en kotu sey, daha dogrusu korkunc, ada'nin evinde sevismeleriydi. ada, o sahnede alper'in icindeki sapkin kisiyi disari atti. bir nevi seytan cikartmak gibi birseydi. ada'nin diyaloglari korkunc rahatsiz etti beni... "suratima bak, kendini gor" vs. alper'in bu problemlerinden 2 dk.lik seksle kurtulmasi apayri bir mevzuu...

film basarili. hemde cok basarili... cagan irmak'in bundan sonra cekecegi en azindan 3-4 film icin hicbir finansman problemi yasayacagini sanmiyorum. hem kendi parasi vardir herhalde gisede bu kdr basarili filmlerden sonra, hemde sponsor veya yapimci bulmakta zorlanacagini sanmiyorum. en onemli dilegim, bundan sonraki filminin sonda seyirciyi aglatmak saplantisiyla cekilmemesi...

erdem, aslanim, ne demek istemistin bu filmle ilgili hakkaten anlayamadim...

22 Kasım 2008 Cumartesi

dunyadaki kremlerin en iyisi...


her derde deva bir kremmis zamaninda... koca fln bulmus anladim ama "evde kalmis"in niye altini cizmisler???

biraksalar 1 dk. durmam...


milliyet'te gordum bugun... "İstanbul Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu’nda dün sınavlara girerken, öğrencilerle sohbetinde “Marsilya’ya gidecek misin?” sorusuna “Bıraksalar 1 dakika durmam” yanıtını verdi." eger servet gercekten boyle bir demec verdiyse kafasinin calistigindan suphe duyarim ve bu post'un devami gelir...

ayrica...

Galatasaray’ın karizmatik (pardon???) defans oyuncusu Servet Çetin, Elele dergisine verdiği röportajda sok bir itirafta bulundu: "Hic asik olmadim!"

bunun ustune soyleyecek hicbir sey gelmiyor aklima servet...